Araç Alırken Dikkat Edilmesi Gereken Hususlar

0

Ulaşım; tüm insanlık için vazgeçilmez olan, bir şekilde içerisinde bir şekilde bulunduğumuz bir olgu oldu. İnsanların devamlı olarak yaşadığı yerlerin dışında başka bir yerleri görme isteğinin artması, nüfusun artması ile yaşam yerlerinin çoğalması ve yeryüzünde yaşam devam ettirmek için işgal edilen yerlerin genişlemesi ile ulaşıma, ulaşım için ise toplu taşıma araçlarının haricinde bireysel araçlara da ihtiyaç artmıştır. Peki araç alırken dikkat edilmesi gereken hususlar nelerdir?

Ülkemizde son yıllarda gelir düzeyinin artması ile birlikte eskiden lüks olan araç sahibi olmak artık kolay hale gelmiştir. Yollarda da gördüğümüz üzere eski modelinden yeni modeline kadar, ucuzundan pahalısına kadar çeşitli boyutlarda ve markalarda araç insanların hizmetine sunulmuş durumdadır.

Dünyada ise insanların kullanması amacıyla üretim yapan oldukça fazla araç markası bulunmaktadır. Araç üretiminden ciddi şekilde gelir elde eden ülkelerin sayısı da bir hayli fazladır. Hatta ürettikleri araçlar ile ünlenen ülkelerde yok değil hani… Peki, benim için en uygun araç hangisi, hangi aracı almalıyım diye kendinize soruyorsanız aşağıdaki maddelere bir göz atalım.

Gerçekten Araç almalımıyım?

Evet araç almadan önce mutlaka bu soruyu kendinize sormalısınız. Evet ben aracı ne için almalıyım, işim eve mi uzak, şehir merkezi dışında mı yaşıyorum, zamanımın büyük çoğunluğunu ev dışında mı geçiriyorum… Kendinize araç almak için bahane arayan sorular dışında, mantığınızın ürettiği sorularla yola çıkarsanız bu sorunun cevabını gerçekten bulursunuz.

Nasıl Bir Araç Almalıyım?

Tamam araç almaya karar verdiniz… Şimdi sıra geldi almaya karar verdiğiniz aracın boyutlarına. Bu sorunun cevabının en büyük etkisi hiç şüphesiz evli veya bekâr olmanızdır. Yukarıda da belirttiğim gibi amacımız eğer mantıklı bir araç almak ise, ailenizin kalabalık olup olmaması seçenekleri ister istemez eleyecektir. Dört kişilik bir ailenin yedi kişilik bir araç almasının mantıksızlığı kadar, geniş bir ailenin de üç kapılı bir hatchback araç alması da mantıksızdır. Eğer devamlı uzun yol seyahatlerine çıkmıyorsanız dört kişilik bir aile için beş kapılı bir hatchback araç ideal olacaktır.

Benzinli Mi? Dizel Mi?

Ülkemizde akaryakıt fiyatları malum… Dünyada en pahalı akaryakıtı kullanan ülkeler arasındayız. Hâl böyle olunca tabi ki araçlarda kullanılan akaryakıt çeşitleri de önem arz ediyor. Araç almak isteyenlerin hep aklını kurcalamıştır bu soru. Acaba hangisi uygun? Güzel ülkemizde genellikle dizel ve otomatik araçlar tercih ediliyor. Ancak şu unutulmamalıdır ki aracı kullandığımız amaca göre akaryakıt tercihimiz değişmelidir. İşten eve, evden işe giden ve yılda bir veya iki kez il dışına seyahate çıkan bir kişinin dizel bir araç alması mantıksızdır. Dizel araçların benzinli araçlara oranla daha pahalı olduğunu, bakımlarının masraflı ve bakım aralıklarının az olduğunu, ayrıca dizel bir aracın yakıt konusunda ekonomi sağlayabilmesi için gerekli olan mesafenin kısa olmadığını bilmenizde fayda var.

Manuel Mi? Otomatik Mi?

Bence bu sorunun cevabı araç kullanıcısının yaşına göre değişmektedir. Her ne kadar bayanlar otomatik şanzımanlı araçlara sahip olmak istiyorlar dense de bu istek kişinin yaşı ile yakından alakalı. Genç olanlar veya kendini genç hissedenler manuel tercih ederken, daha ileriki yaşlardaki insanlar otomatik şanzıman tercih etmektedir. Kimi insanlar için araç kullanırken vites değiştirmek büyük bir zevk iken, kimisi içinde özellikle kalabalık trafikte zulüm olabilir. Eğer ki kullandığınız araç spor bir araç ise manuel şanzımandan vazgeçmemenizi öneririm. Kontrolün sizin elinizin altında olmasını isterseniz kesinlikle manuel şanzımanlı bir araç kullanmalısınız. Aynı hissiyatı otomatik şanzımandan almak istiyorsanız eğer alacağınız aracın fiyatının pahalı olacağını unutmayın. Kalabalık trafikte ıstırap çekmek istemiyorsanız, rahatınıza düşkünseniz, önceliğiniz konfor ise otomatik şanzıman tercih etmelisiniz. Bütün bunların yanında otomatik şanzımanların kolaylıkla arıza çıkarta bileceklerini, çoğu araçta motor ile uyum sorunu yaşandığını ve arıza durumunda ise tamir maliyetinin pahalı olduğunu unutmayın.

Motor Hacmi

Ülkemizde alınan MTV vergisi aracın motor hacmine göre hesaplanmaktadır. Buna göre motor hacmi büyük olan araçlardan daha fazla vergi alınmaktadır. Dedik ya, mantığımızı kullanarak araç alacak olursanız eğer bu hususu göz ardı etmeyin. Daha önce belirttiğim gibi, ağırlıklı olarak şehir içinde kullanılan ve yılda bir veya iki defa şehir dışına seyahatlerde kullanılan araçların yüksek motor hacimlerine sahip olmasının bir anlamı yok. Eğer bir devlet memuruysanız (maaşınızın ne kadar olduğu farketmez) markası ve modeli ne olursa olsun yüksek hacimli araç almanıza gerek yok. Son yıllarda birçok markanın piyasaya sürdüğü değişik teknolojilere sahip ve düşük hacimli motorlar ile işiniz gayet rahat bir şekilde görülür. İş adamı olanlara, işi gereği devamlı seyahat halinde olması gerekenlere, belirli bir prestije sahip olması gerekenlere ise tabi ki diyecek bir şeyimiz yok, onlar yazdığımız hususlar gereği yüksek hacimli araç alma konusunda özgürler.

Konfor Seviyesi

Araçlar çeşitli konfor seviyelerine göre sınıflandırılırlar. Her zaman dediğim gibi almak istediğimiz araçtaki konfor seviyesini mantığımızı kullanarak belirlemeliyiz. Şehir içi kullanım için alacağınız bir araçtan konforlu olmasını beklememeniz gerekir. Şehir içi kullanım için (A) segmentinde bir araç bile yeterli olacaktır. Nadir çıkılan il dışı seyahatlerini ihtiyaçlarınız arasına eklerseniz ve birazda konfor isterseniz (B) hatta (C) segmenti araçlara çıkmanız gerekir. Daha yüksek segmentteki araçların daha konforlu ve lüks olduğunu buna bağlı olarak ta fiyatlarının arttığını unutmayın. Segmentler arasında fark araç içerisinde ve dışarısında kullanılan malzeme kalitesi, ses yalıtım hususları, kullanılan elektronik sistemler, güvenlik önlemleri için kullanılan sistemlerin çokluğuna ve var olmasına göre değişmektedir. Son zamanlarda piyasaya sürülen (C) segmenti araçların konfor ve ihtiyaç karşılama konusunda altta kalmadığını söylemem gerek.

Hangi Marka

Öncelikle şunu söyleyeyim satılmayan araç yoktur. Araç almamızdaki araç kolay satılması olmamalıdır. Bir tanıdığım var ki çok beğendiği halde satılmaz kuşkusu olduğu için istediği aracı almamaktadır. Biraz zor olsa da marka takıntınızı yenmeniz gerekmektedir. Bunu başaramadığımız aşikâr ki dünyanın birçok yerinde satılması yasaklanan otomobiller halen daha ülkemizde satış rekorları kırıyor. Ulaşılabilirlik konusunda dünyada eleştiri kabul edilmez denilebilecek birkaç marka dışında (hangileri olduğunu tahmin ediyorsunuzdur), diğer markaların her segmentte araç ürettiğini ve birbirine yakın özelliklerde olduklarını unutmayın. Ülkemizde pek tutulmayan bir A markasının (D) segmenti bir otomobilini almak yerine, tutulan bir markanın (B) segmenti otomobilini almak, tabi ki tercih sorunu ancak son derece gereksizdir. Ayrıca son bir bilgilendirme yapmak istiyorum; çoğu Uzakdoğu otomobili Avrupa piyasasında, sorunsuzluk konusunda Avrupa otomobillerinin üstünde yer almaktadır.

Bunları da beğenebilirsin
Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Bu web sitesi deneyiminizi geliştirmek için çerezleri kullanır. Bununla iyi olduğunuzu varsayacağız, ancak isterseniz vazgeçebilirsiniz. Kabul etmek Mesajları Oku

Gizlilik ve Çerez Politikası