Son yılların en fazla dengesizleşen piyasalarından birisi kuşkusuz otomotiv piyasasıdır. Özellikle ikinci el piyasasının pamuk ipliğine bağlı olduğu piyasa, geçtiğimiz yıl COVID-19 salgını ile birlikte absürt yükselişler göstermeye başladı. Tedarik, üretim, ithalat, yedek parça sıkıntısı derken sıfır otomobil sıkıntısı Türkiye’de ikinci el otomotiv pazarını vurdu. Yüzden yüzden fazla artış gösteren sektör, geçtiğimiz yılın Kasım ayı itibariyle ise yükselişi kesmiş, az da olsa düşme eğilimleri göstermişti. Fakat 2021 yılının son çeyreğine geldiğimiz şu günlerde piyasa tekrar hareket kazandı ve ikinci el otomobil pazarlarında fiyatlar tekrardan yükselme eğilimi içine girdi.
Konu hakkında araştırma yapan ikinci el otomotiv pazarının önemli isimlerinden olan ikinciyeni.com’da bazı modellerde fiyat artışlarının yaşandığına dikkat çekti. Öyle ki ikinciyeni yaşanan yükselişin belirli bir süre daha devam edeceğinin de sinyallerini verdi. Gelin hep birlikte ikinci el piyasası 2021 yılı itibariyle neler yaşamış inceleyelim. 2021 yılının Ocak ve Şubat aylarına baktığımız zaman toplamda 787 bin 366 adet ikinci el otomobil ve hafif ticari araç satışı gerçekleştiğini görüyoruz. TÜİK verilerine göre bu adetin 380.109’u Ocak ayında gerçekleşmiş. Kalan 407.257 adetlik otomobil ve ticari araç satışı ise Şubat ayında yapılmış. Sadece ilk iki aylık süreyi bile baz aldığımız zaman geçtiğimiz yılın aynı dönemlerine oranla yüzde 50’ye yakın bir düşüş söz konusu.
Peki; ”madem geçtiğimiz yıla oranla yüzde 50 daralma varsa, ikinci el piyasasında neden fiyatlar artıyor.” dediğinizi duyar gibiyiz. Öncelikle daralmayı ele alırsak, bunun ilk sebeplerinden birine ülkemizdeki yüksek faiz oranlarını örnek gösterebiliriz. Hali hazırda gelecek ve güvensizlik ortamı oluşan piyasa da bir de faizlerin yüksek olması tüketicileri elinde olan araçları ile yetinmeye, yeni araç sahibi olacakları da borçsuz daha temkinli davranmaya itti diyebiliriz. Tabii ki bu durum belli bir kısım için geçerli bir durum.
İkinci el otomotiv pazarının artmasını tetikleyen bir kaç etken var aslında. Sebeplerden biri kuşkusuz uygulanan kısıtlamaların esnemeye başlaması ve yapılan yoğun aşılama programıdır. İnsanların tekrar aktif bir şekilde hayatın içine karışması ve güven ortamı bir kesim insanın yeni talepler oluşturmasına neden olmuştur. Tabii ki bu sadece talebin oluşması için bir zemin olarak düşünülebilir. Asıl neden ekonomide yaşanan güvensizlik, döviz kurlarının yükselmesi ve gelecek belirsizliğidir. Hali hazırda otomotiv sektörü yedek parça sıkıntısı nedeniyle fabrikalarda belirli süre üretime aralar verdi. Oluşacak olan talebe yetişemeyen sektör, talebin ikinci ele kaymasına neden olacaktır. Zaten kurlardan dolayı ülkemize giren araçların fiyatının artacağını düşünürsek, ikinci el de yaşanan talep yüksekliği bu pazarında yükselmesinin durmayacağının kanıtı olacaktır.